İTALYANLAR AYVALIK'A YATIRIM YAPACAK

LANGIRT..

Burhaniye’de langırt oynatana hapis cezası kesilmiş.

Yani;

Sokak ağzı ile..

Langırt köy sandığına..

Haberde yanlışlık mı var?

Langırt oynayanlar “para karşılığı maç mı yapıyorlardı?”

Langırt oynatan, paralı turnuva mı organize ediyordu?

Langırt, köylerin çay bahçelerinde bile mevcut.

Başbakan, Bakanlar bile langırt gösteri maçı yapmıyorlar mı?

Langırt köy sandığı…

Enteresan ülke olduk. Enteresan..

Yakında yazı-tura atanlar da tutuklanabilir!.

GEÇMİŞE SAPLANIRSAK, GELECEĞİ KAYBEDERİZ

(Beşir ATALAY)

Bu sözle ilgili dün de üç beş kelime düşmüştüm.

“Siyasal İslamcı zihniyet, Anadolu Alevi müziğinin ve ozan geleneğinin en önemli temsilcilerinden Aşık Veysel’in kılık kıyafetine müdahale etti. Türkiye’yi muhafazakar bir zemine oturtmaya çalışan siyasal islamcı zihniyet, Aşık Veysel’in kıyafetine de el uzattı, fötr şapkasını heykelinden çıkartıp, takke giydirdiler” diyor.

Beşir Atalay ne demişti, “geçmişe saplanırsak, geleceği kaybederiz.” Yoruma gerek yok değil mi?

BEN ARABIM AMA, ARAP BENDEN DEĞİL!

Bu anlamlı sözün sahibini yazmama gerek yok.

Bazı Avrupa ülkeleri, Irak’taki Filistinli mültecileri kabul ederken, ARAP ülkelerinin ETEKLERİ bile kıpırdamıyor… Filistinli mülteciler de domuz gribi falan filan mı var?

Yoo!..

Arap, sadece kendini düşünür. Ya haci şam tatli kaç para?..

UKALA TİPLER…

Entelliği yüzüne gözüne bulaştıran tipler, ayakları yere basmadığı için etraflarındaki insanlara tepeden bakarlar.

Bu tipler daha ziyade, film yönetmenliği, organizatörler, yapımcılar arasında ziyade gözükmekteler…

Soru yönetirsiniz, cevap vermek için bin dereden su getirir gibi yanıt beklersiniz.

Baştan sağma, göz göze verilmeyen mırıltılı yanıtlar.

Küçümseme tiplemeleri.

Kompleks..

Büyüklük değil!

Küçüklük kompleksi..

Bu örneklerden birisi ile, karşı karşıya geldiğinizde nerede ise kendinizi küçülmüş, ezilmiş hissedersiniz.

Benden tavsiye, bu tiplerle karşılaştığınızda siz arkanızı dönün. Aslında onun size ihtiyacı var.

Bırakın o gelsin ayağınıza…

Sanat inceliktir…

Sanatın içeriğini bilmeyenler ne yazıkki, sanatçı.

Geçinirler!..

Yönetmen..

Oyuncu..

Yapımcı..

Organizatör..

Bazı siyasiler..

Halkın içinden gelip, halkı hiçe sayma terbiyesizliği..

Muhatap bile olmayın.

“ADALET MÜLKÜN TEMELİDİR”

Bu sözün sahibini sorduğum yazıma, duyarlı insana Dr. Hasan İleri’den bilgilendirme faxı aldım.

Aynen yayınlıyorum. Teşekkürler Hocam.

Adalet Mülkün Temelidir

Dr. Hasan İleri

Yukarıdaki başlık, bütün Adliye binalarının duvarlarını süsler. Bu özlü sözü ilk defa Hz. Ömer söylemiştir. Bilindiği gibi Hz. Ömer, Dünya Tarihi’nin gördüğü en adaletli yöneticilerden biridir. Büyük Atatürk bu özlü sözü benimsemiş, içselleştirmiş ve altına imzasını atmıştır.

“Hayatta en hakiki mürşit ilimdir” ilk defa Hz. Ali tarafından söylendiği kabul edilir. Büyük Atatürk, yukarıdaki vecize gibi yüzyıllar sonra bu özlü sözü benimsemiş, içselleştirmiş ve altına imzasını atmıştır. Keza Hz. Ali’nin “Haksızlık önünde eğilmeyiniz” sözünü de Büyük Atatürk “Gerçekleri konuşmaktan korkmayınız” şeklinde güncelleştirmiş ve modifiye etmiştir.

Büyük Atatürk, Dünya Tarihi’nin, dünya gerçeklerinin ışığı altında bir yönetim biçimi benimsediği için, yukarıdaki özlü sözleri, özlü sözlerle ifade edilen dünya gerçeklerini benimsemiş, içselleştirmiş, altına imzasını atarak Türk ve Dünya insanlarının dikkatine sunmuştur. Sayın Uğur Tarıman, bu konuyu gündeme getirdiğiniz için teşekkür ederim.

SN. ATANUR ÇAĞLAYAN ve SN. VERGİ DAİRESİ MÜDÜRÜ

Toplumun öz be öz malı olan devlet okul bahçelerinin otoparklarının liste olarak kaça ihale ettiğinizi, kaç parasının o okula bırakıldığını sordum? Yanıt yok.

Bu otoparklarda fiş mecburiyeti var mı, yok mu? diye sordum. Yanıt yok.

Yazar kasa mecburiyeti var mı, yok mu? diye sordum. Yanıt yok.

İhaleyi alanlar, yani çalıştıranlar alınmasınlar.

Kimsenin ekmeğinde gözümüz olamaz.

Amma velakin, herkes vergi verirken bu vatandaşlar ne makbuz veriyor, ne yazar kasaları var.

Üstüne üstlük makbuz, fiş isteyen vatandaşların bir DAYAK yemedikleri kalıyor.

Geçen gün bir vatandaş Edremit’te bir okul bahçesine bıraktığı aracının park bedelini ödedikten sonra fiş isteyince kıyamet kopmuş.

Vatandaş Milli Eğitim Müdürlüğüne gitmiş, çare üreten muhatap yok..

Otoparkçının dediği çıkmış. “İstediğin yere şikayet et.”

O halde.

Vergicilere iş düşüyor.

Görevi ihmal etmesinler.