Nöbetçi Eczaneler
Meclisin kapalı olması halinde bölgede çalışmalarını sürdürdüğünü ifade eden Balıkesir MHP Milletvekili Ahmet Duran Bulut, MHP Ayvalık İlçe Teşkilatı binasında yaptığı açıklamalar ile gündemdeki bir çok konuya değindi.
Toplantıya, MHP Ayvalık İlçe Başkanı Sinan Oğuz Başkurt’un yanı sıra, partililer de katıldı.
Konuşmasının başlarında Ayvalık turizmine dikkat çeken Milletvekili Ahmet Duran Bulut, konu hakkında şunları söyledi; “Balıkesir’in çeşitli ilçe köy ve beldelerinde yaptığım gezilerde Balıkesir gerçekten bir sorunlar yumağı haline gelmiş. Doğu illeri ile kıyaslanmayacak kadar sorunları birikmiş bir il. Bilhassa yollar konusunda çok ihmal edilmiş. Hala asfalt yolların sadece göstermelik zift döküp üzerine mıcır dökerek adına asfaltlama denilen, yağan ilk yağmurda kaybolan ve bir sürü masrafın paranın kaybolmasına sebep olan bir metot. Ayvalık, körfezin en önemli bir merkezi. Ege’nin en önemli yeri. Uzun zamandan beri Ayvalık, Türkiye gündemine maalesef gelememekte. Turizmde tanıtım eksikliği yaşamakta. Ürünlerinin reklamı tanıtımı konusunda büyük ihmaller söz konusu. Ayvalık zeytinyağı coğrafi bölge almış kalite nefaset acısından dünyada söz sahibi olmuş. Ödüller almış bir ürünümüz olduğu halde bunun yeterince tanıtımını reklamını yapamıyoruz. Bunda zeytin ile alakalı başta Ticaret Odası, belediye olmak üzere Ayvalık ve ürünlerinin tanıtımına reklamına gereken özenin gösterilmesi gerekiyor. Zeytin geçtiğimiz günlerde olduğu gibi maliyetini dahi kurtaramaz hale geldi.
Üretici gereken bakımı yapamamakta gübresini atmakta sürememektedir. Bu girdi maliyetlerinin yüksekliği zeytin üreticisini çaresiz hale getirmiş. Zeytin ağaçlarını satar duruma getirmiştir. Zeytin ağacı Bin TL ye önceden satılırken, bugün 300 TL ye satılır hale getirilmiştir. Bu neden zeytin para yapmıyor. Çünkü zeytin üreticisine devlet gereken desteği vermiyor. Hükümet zeytin üreticisinin yanında olmuyor. Üreticiye en az bir lira destek yapılması gerekir. Aksi takdirde üretici bankalara olan borçlarını ödeyemezler ve ağaçlarının bakımını yapamazlar. Sonuçta can çekişen zeytincilik bu ülkede biter. Hükümet bir defa ülkeye giren kacak akaryakıtı durdurması gerek. Bununla ülkede çok ciddi bir kayıt dışı ekonomi oluşmaktadır. Turizm de yatırımcıları bölgemize bekliyoruz. Burada termal ve turistik tesisler yaparak önümüzdeki on yılın avantajlarından bölgemizden faydalanmalarını istiyoruz. Ayvalıklı iş adamlarını bu önümüzde ki döneme hazırlanmalarını istiyorum. Kendi kaynaklarını birleştirerek gelecek talepleri karşılayabilecek bir güç ile projeyi oluşturmalarını istiyorum. Böylelikle hareketlilik olacak körfez havaalanından günlük uçuşlar sağlanacak böylelikle ilk etapta gelen ilk talebin karşılanması için personel acısından buna hazır olunacaktır.”
“DENİZLER SİYASİ MALZEME YAPILAMAZ”
Konuşmasında, balıkçılığın önemine de değinen Bulut, konu hakkında, “Balıkçılıkta önemlidir. Balık yumurtalıyken havyarlıyken yakalanmaması gerekir. Bu sene balık tutmak sürecini uzattılar bununla ilgili olarak Tarım Bakanlığı’na önerge verdim. Bu balıkçılar meclise geldiler benimle neden bunu engellediğimi sorduklarında ben denizlerin ve küçük balıkçıların haklarının savunucusuyum. 3 yanı denizlerle çevrili bir ülke karşı komşumuz Yunanistan’dan ithal eden hale gelmişse ne sen bu işi becerebilmişsin nede balıkçılıkla alakalı bakanlık tedbir alabilmiş. Bu işe acil el konulması gerekiyor. Şeklinde ifade etmiştim. Marmara denizinde balıkçılık bitmiş durumda. Geçtiğimiz hafta oradaki balıkçı ve esnafla görüştüm. Marmara can çekişiyor. Bizim bölgemizde bu hale geldi. Sardalye bile ithal ediliyor. Ayvalık bu hale hiç düşmemişti. Bu yetkililerin denizi bilmeyen ya Maraşlıdır su ürünleri genel müdürü ya Erzurumludur, yada Mardinlidir. Tarım Bakanımız Diyarbakırlı olduğu için genelde bölge insanlarını bakanlıklara atamakta görevlere getirilmekte. Bunlar da yüzme bilmeyen insanlar. Balığı ne bilirler. Anakaranın balık halinden balığı alan balığı ayıramayan insanları maalesef balıkçılığın kaderini tayin eder hale gelmiştir. Bu ülkemizde çok acı verici bir durum” dedi.
Milletvekili Bulut daha sonra şunları söyledi, “En önemli sorun işsizliktir. Türkiye de altı milyon işsiz vardır. İşsizlik oranı ile dünyada en yükseklik oranına sahip ülke Türkiye her gün kapanan iş yerleri, fabrikalar, fabrikalarını başka yerlere taşıyan iş adamları insanımızı çaresizliğe itmiş durumda. Buna mutlaka dur demek gerekiyor. Milli ekonomimizi oluşturmamız gerekiyor. İthalata dayalı bir ekonomi ile yabancıların fabrikalarının işçilerine iş bulmuş oluyoruz. AK Parti hükümetinin tabii ki gerçeği ithalata dayalı bir ekonomi Çünkü kendilerine Türkiye’de iktidara getiren güçlerdir. Bankaları bunun için özelleştirdiler. Bunun için bankalara borçlu olan çiftçinin, emeklinin, memurun, insanımızın, halkımızın, malına, mülküne, evine, tarlasına yabancı bankalar el koyuyorlar. Banka borçları ile borçlarını ödeyecek hale geldi halkımız. 14 milyon insanımız açlık sınırın altında yaşar hale getirilmiş. Bu aç insanların onurlarını da kırarak oylarını almakta Ülkede sürekli gündem değiştiren AK Parti yeni gündemlerle gerçek gündemleri kapatmaktadır” dedi.
“KÜRT SORUN DEĞİLDİR, KÜRDÜN SORUNU VARDIR”
Kürt açılımına da değinen Milletvekili Ahmet Duran Bulut, “Son günlerde bir ‘Kürt Acılımı’ adı altında Türkiye’nin gündemini birden değiştiren AK Parti. Ülkenin varlığına milletin birliğine en büyük zararı veren bir çalışma içine girmiştir. MHP olarak biz Kürtçe konuşan kardeşlerimizi birbirimizden ayrı görmüyoruz et ve tırnak haline gelmiş, aynı kaderi paylaşmış, kız almış kız vermiş, akraba olmuş, bize komşu olmuş, kaderi paylaştığımız insanlarla hiç kimsenin bir sorunu yok. Başbakan gitti Diyarbakır’da Kürt sorunu var dedi. Kürt sorunu ifadesi Kürtlere yapılan bir saygısızlık ve haksızlıktır. Kürt sorun değildir. Kürt sorunu yoktur, Kürdün sorunu vardır diye sorarlarsa bu terördür. Açlıktır, işsizliktir, çaresizliktir. Ona da çözüm bulmak MHP’nin görevidir. Sıfır terörle almış olduğu ülkeyi ülkede terörü azdırıcı ve bu günkü senaryolara zemin hazırlayıcı bir ortam oluşturdu. Oluşturulan bu ortamda şimdi acılımlar yapıyorlar. Özürlü köşe yazarları, siyasetçiler Kürt ile Türk’ü ayrıştırmaya ülkenin birliğini bozmaya çalışmaktadırlar. Bu soy özürlü siyasetçiler Türk kimliğinden ve bayrağından rahatsız oluyorlar. Bu kişiler burada gemilerde asılan Türk bayrağından çalınan 10.Yıl Marşı’ndan rahatsız oluyorlar. Avrupa’da her yerde bayraklar var. Hükümet birleştirmekle mesul bir makamda İnsanlarımızın gerçek sorunlarını tespit ederek bölgede araştırma yapan şu ana bir takım bilim adamları halkın bu bölgede acılımla falan ilgisi olmadığını sadece iş istediğini bölgesinde yatırım istediğini görüyoruz. Ancak bunlar unutuluyor. Bunun yerine ailelere yardımlar yapılıyor. O yardımları yapacağına oraya iş yeri aç. Sen buradaki Seka’yı satabilirsin sat ama git oraya bir Seka kur. Üretim tesisleri kur. Yani varlıklı insan gelip Ege ve Karadeniz bölgesine yatırım yapar zorlanmazsın bu konuda ama oraya devlet olarak senin görevin gidip oraya o fabrikayı açmak. O bölgedeki insanlara iş imkanını senin sağlaman gerekmektedir. Bu anlamda bakıldığında Doğu ve Güneydoğu’yu Balıkesir ile kıyaslarsanız Anadolu’nun bir çok yerinin Güneydoğu’dan farklı olmadığını görebilirsiniz. Gelir kaynakları itibarı ile Mardin’in köylerinden farksızdır. Doğuda yollar kapanıyor evlerin üstü damdır. Batı’da bu mevcuttur. Bunda bu anlamda bir ayırım yapmamanın terör örgütüne destek vermekten başka bir işe yaramayacağını görmekteyiz devlet asli görevlerine sahip çıkarak insanlarımızı ayrıştırmak yerine birleştirerek, sosyal politikalarla kaynaştırarak ortak bir kültür çerçevesi ile insanları buluşturması birleştirmesi gerekmektedir. MHP bu anlamda terörü sıfıra indirmeyi Türkiye de işsizliği bitirmeyi, borç batağına batmış insanlarımızın mağduriyetlerini gidermek için üretim kaynaklarını çoğaltarak tanıtım ve pazarlamada bu işin reçetesi bizde, MHP’dedir” şeklinde konuştu.
“BU HARİTALARI ÖCALAN ÇİZMİYOR, DIŞ GÜÇLER CİZİYOR”
Bir soru üzerine, çizilen yol haritası üzerinde konuşan Milletvekili Bulut, hükümetin yol haritası ile Abdullah Öcalan’ın yol haritasının örtüştüğünü iddia etti. Bulut, “Aynı kaynaktan o haritalar. O haritaları Abdullah Öcalan’da çizmiyor. Dış güçler çiziyor. Türkiye üzerinde emelleri olan diğer güçler çiziyor. Ortak bir paydada buluşuluyor. Dış güçlerin ellerine vermiş olduğu proje ile hükümet İmralı ile Barzani ile bir üçlü şekilde bu işe el atmış durumdalar. Hedefleri üç sacayağı bu ülkeyi bölmek İsrail projelerine üretim yapmaktır. Bizim Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizi ele geçirmek adına ortaya koymuş oldukları İsrail projelerine hizmet eden bir AK Parti var. Bu projelerin destekçisi İsrail’in arkasındaki güçlerdir. Türkiye üzerinde oyunlar oynanmakta bu oyunun adına da, ‘Büyük Ortadoğu Projesi’ denmektedir. Tayyip Erdoğan da bu projenin eş başkanıdır. Diğer başkanı da Amerika Dış Devletleri Başkanıdır” dedi.
Abdullah Öcalan’ı idamdan kurtaranın AK Parti hükümeti olduğunu söyleyen Milletvekili Ahmet Duran Bulut, “Hükümet suç işliyor. Adamı koruyorlar, adam dışarıda olsa bu kadar rahat yönetemez. Bıraksalar bu kadar PKK’yı rahat yönetemez. AK Parti gerçekten kamuyu yanıltan bir politika üstleniyor. Başbakan yalancı. Yalan söylüyor. MHP 18 Nisan’da parlamentoya girdi. Biz meclise girdiğimizde Abdullah Öcalan yakalanmış yargılanmıştı. Ancak biz üç partili bir koalisyonduk. Tek başına iktidar olsaydık İmralı’daki caniyi asardık. Abdullah Öcalan’ı idamdan kurtaran AK Parti’dir” dedi.
