MEYDAN’DA ÇEVRECİLERDEN EYLEM

“RAHMETLİ MELİH PABUÇÇUOĞLU’NA SAYGIYLA

ZEYTİNCİLİK KANUNU DEGİŞTİRİLMESİN

KUTSAL ZEYTİN AGAÇLARIMIZA DOKUNULMASIN”

GÜMÇED BAŞKANI M. AKİF ÖZNAL:

“BU ŞEKLİ İLE BU TASARI; EDREMİT KÖRFEZİ’NİN İDAM FERMANIDIR.

Balıkesir Edremit ilçesi Güney Marmara Çevre ve Doğayı Koruma Derneği (GÜMÇED) Cumhuriyet Merdanı’nda yaptığı eylem ve düzenlediği imza kampanyası ile bu şekli ile bu tasarının geçmesinin Edremit Körfezi’nin idam fermanı olacağını bildirdi.

Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen eylemde binlerce imzada toplandı.

Öznal, “Yürürlükte olan, 4086 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Hakkında Kanun bilindiği gibi, zeytinliklerimizi koruyan çok önemli hükümler içermektedir. Yöremizde uzun süredir gündemde olan ve zeytinliklerimiz için de çok büyük tehdit oluşturan; başta altın olmak üzere tüm madencilik faaliyetlerine, taş ocaklarına ve rant çevrelerinin kışkırttığı yapılaşma tehlikelerine karşı, tek güvencemiz mevcut yasanın koruyucu hükümleridir.

1995 yılında yöremiz Milletvekili Sayın Melih Pabuççuoglu’nun girişimleri ile çıkarılan 4086 sayılı kanun; 10 milyon civarında Zeytin Ağacına sahip körfezimiz için yaşamsal önemdedir. Nüfusumuzun büyük bir kesimi geçimini zeytincilikten sağlamaktadır. En önemli geçim kaynağımız olmasının yanında 365 gün yeşil kalan doğal peyzajımızı da sağlayan Kutsal Zeytin Ağaçlarımızın güvencesi olan bu kanunun değiştirilmesi girişimlerini kabul etmiyoruz.

06.05.2009 tarihinde ve 265 sayı ile T.B.M.M. Başkanlığı’na; AKP Kütahya Milletvekili Dr. Soner AKSOY, AKP Adana Milletvekili Prof. Dr. Vahit KİRİŞÇİ ve AKP Ankara Milletvekili N. Haluk ÖZDALGA tarafından, Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi verilmiştir. Teklifle 20. madde değişikliği şöyle önerilmektedir: Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 km mesafede, zeytinliklerin bitkisel gelişimini ve çoğalmalarını engelleyecek tesis yapılamaz ve işletilemez. Ancak bu sahalarda, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’ndan izin almak kaydıyla zeytin ağaçlarına zarar vermeyecek şekilde her türlü teknik önlemi almış zeytinyağı fabrikaları, tarımsal sanayi işletmeleri, yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı elektrik üretim tesisleri ile diğer işletme ve tesisler yapılabilir ve işletilebilir.

Açıkça görülmektedir ki önerilen bu değişiklik ile zeytinlik sahaları her türlü zararlı olabilecek faaliyete sınırsız olarak açılmaktadır. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’ndan izin almak zorunluluğu herhangi bir sınırlama getirmez. Madencilik lobilerinin ve enerji yatırımcıları ile arsa ve yapı rantı peşinde koşan çevrelerin doymak bilmez hırsları için, zeytinliklerimiz bu tasarı ile gözden çıkarılmaktadır. Bu şekli ile bu tasarı; EDREMİT KÖRFEZİ’NİN İDAM FERMANIDIR.

Biz Körfezliler olarak yaşadığımız eşsiz güzellikteki bu yöreye sonuna kadar sahip çıkacağız. Kuzeyinde Kaz Dağları, doğusunda Madra Dağı ve bu dağların eteklerinden masmavi Ege Denizi’ne sevdalıymışçasına akan kutsal zeytin ağaçları ile gelecekte turizm alanında ülkemizin en önemli potansiyeline sahip güzel Edremit Körfezi’mizin birileri para kazanacak diye yok edilmesine seyirci kalmayacağız. Bu güne kadar olduğu gibi, bundan sonra da sahip olduğumuz değerlerimizi kararlılıkla savunacağız.

Bu amaçla tüm körfezi kapsayan, tüm Türkiye’nin desteğini amaçlayan büyük bir imza kampanyasını başlattık. Ekim ayında imzalarımızla Ankara’ya büyük bir çıkarma yapacağız. Sesimizi Türkiye’ye ve dünyaya en güçlü şekilde duyuracağız.

Vatan toprağı kutsaldır, kaderine terk edilemez diyen Büyük Önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ün yol göstericiliğinde, çevrenin atalarımızdan miras değil çocuklarımızdan ödünç olduğunun bilincinde olan yurttaşlar olarak; topraklarımızın çıkar çevreleri tarafından yağmalanmasına karşı ve zeytincilik yasasının değiştirilmemesi, kutsal zeytin ağaçlarımıza dokunulmaması için, yasal zeminde her türlü eylemi yaşama geçireceğiz.

Yörede yaşayanlar olarak bizlerin görüşü alınmadan hazırlanan kanun teklifinin geri çekilmesini, yöremizi değerleri ile birlikte koruyan ve geleceğe taşıyan yasal güvenceler istediğimizi kamuoyunun bilgilerine sunarız. “