Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

MHP EDREMİT İLÇE BAŞKANI HALİL CAN

“KONGRE TARİHİMİZ 25 TEMMUZ”

 “KONGRE TARİHİMİZ 25 TEMMUZ”

PAZARTESİ,  GAZETE BAŞLIK VE KÖŞEGENLERİ  

1-      Rahşan GÜLŞAN’ın köşegeni “Psst Meclis’teki partiler kadınların gözleri üzerinizde”

Parti derken? Biri ben ne dersem o diyo, öteki  Kurultayım nerede? Şarkısını söylüyor…

2-      103 milyonu hibe etti” tüm gazetelerin  sür manşeti…. Ben rahmetli anamdan kalan üç, beş ziynetini   YAKACIK KİMSESİZ ÇOCUK YUVASINA  bağışlarken, ondan emdiğim sütü burnumdan getiren

Ey devlet sen neredesin?

3-      HUKUK DEVLETİNDE İSTİSNAİ MAHKEME OLMAZ” Başbakan Yardımcısı Bozdağ’ın açıklaması…

Olmaz ilaç sine-i sad pareme…..Olanlar bilet kesiyorlar, geçersiz bilet mi?

4-      Babam tanka çıksa zarar verdi derlerdi”Erbakan hocanın kızı böyle diyor, haber başlığı  altında..

Tanka çıkmak için komut gerekir, komutu kim verecekti…

      5- SAM AMCA “PARDON SAV” amca PARTİ BİZİM MALIMIZDIR, demiş…. Halka ait varlığa bizim  diyerek sahip çıkmayı anlayan varsa beri gelsin… Babalarının çiftliği sanki. Eee tabii çiftlik elden gidince böyle ağlaşmalar olur canım….

      6- Şükrü Küçükşahin Hürriyet’teki köşegeninde “Malkoçoğlu Cüneyt Arkın ile THY  otobüsünde birlikte idik, sende mi Kurultaya diye sordum”– hayır dedi ve ekledi, Önder Sav ve Sayın Baykal’daki

Öfke, hırs ve kini anlamış değilim, garibim Kılıçdaroğlu bir nefes alamadı– dedi.… Herkes bunu ifade ediyor….. Malkoçoğlu 6 oktan birini atmış…..

      7-“BUNUN  ELBETTE BİR FATURASI OLACAKTIR”Baykal’ın kurultay sonrası açıklaması.. CE-HA-PE  o kadar çok fatura ödedi ki yenisini ödeyecek kaynak kaldı mı bilemem…

      8- “Başbakan için oğlu, evde fasıllı yaş günü düzenledi” –Ben seni okyanus ötesinin olsun diye mi sevdim- şarkısını geçtiler mi acaba?

      9- Serdar Turgut “CHP bölünmenin provasını yaptı”başlığı ile köşegendeki yerini almış….Prova değil mübarek deneme tahtası gibi parti…… Prova yapa yapa kimsede ses kalmadı……

      10-“ ÇİN’in oyuncağı olmuşuz” Oyuncakçılar Derneği Başkanının açıklaması….. Küçük adamların, büyük adamlarla çelik-çomak oynaması…..

Yani bir günlük ulusal yayınların iç açıcı haber ve köşegenlerinden kırıntılar…..

Öğrenmenin yaşı yok kardeşim okuyun ilim irfan sahibi olun ve……

BİZİM BURALARDAN HABERLERE GELİNCE:

Star’ın manşeti: “KÜÇÜKKUYU ZEYTİN VİTRİNİNDE”, Zeytinimiz hep vitrinde ama üreticiye faydası yok.

KÖRFEZ’in manşetinde ÇÖPLÜĞÜMÜZ var. Çook meşhur yılan hikayesi gibi katı atık  depolama…

GÜNDEM’de ise: ENGELLİLER  Özgüven kazanacak, başlığı ile manşette… Kamu kurumlarının kaçında engelli insanlarımızın giriş çıkışları için kolaylık var diye sormuştum, kimseden yanıt alamamıştım. Sükut ikrardan gelir.

HAKİMİYET VE OLAY Gazetelerinin manşetlerinde HAMSİ vardı…. Hamsiyi koydum tavaya başladı oynamaya….. Karadenizliler Derneği’ne  sosyal tavada daha fazla oynamalarını öneriyorum…. Birgün rötarlı da olsa haber, haberdir…. İlginç oldukları için bugün yazıyorum……

=======================000===================

HAMSİ

Karadenizliler Derneği Hamsi günü tertipledi…. Kısmet değilmiş, yiyemedim.. Karadenizden getirilmiş..

Pazar günü  balıkçılara  DARBE  yapıldı yani…. Tez yoldan  mercek altına alınmalı… Kanlı mı, kansız mı değil, kılçıklı mı? Kılçıksız mı? Sorulmalı….

=================00===================

EVET Mİ? HAYIR MI? 

12 Eylül sonrası yapılan ANAYASA bugünkü partiler tarafından onanarak yürürlüğe girmedi mi? Girdi.

Evet, hayır  yarışması gibi duruma getirenler de onlar değil mi? Evet..

Bugün, dünkünü ASKERİ ANAYASA olarak niteleyenler, değişmeli diyenler de onlar değil mi? Evet…

O halde hadi bakalım, sokaktaki insanın haklarını sokaktaki insanın  anlayabileceği ağızdan yazın da görelim…… Anlayalım yani.. Hakkımız, hukukumuz neymiş….. Sadece yazmak değil, yazılanı uygulama önemli… Kitap sayfalarında tozlanacağı yerde gerçekten işe yarayacak, yazılım olmalı….

Bulmaca çözer gibi yazılacak bir Anayasayı, Anayasacılar bile ikiye üçe bölünerek yorumlamakta olacaklarsa hiç yazmayın……. Sokak jargonu ile yazın razıyız… Şatafatlı bilinmeyen denklemler istemiyor halk….

==========00==================

İBRAHİM YAKIN   

Mart geldi çattı. Derken Nisan, baharın müjdecisi falan.. İlçe TURİZM Toplantısı  eski dönemlerde basına ve halka açık yapılırdı.. Bir şeye yaramazdı, yaramıyor da..

Neden İBRAHİM YAKIN  başlığı ile konuya girdim… İbrahim Yakın Edremit İlçesinde köklü bir TURİZM

birikimine sahip ender bir sektör  adamı…. Halen Güre AFRODİT TERMAL OTEL’in Genel Müdürlüğünü yapmakta….. Yakın’ın deneyimlerinden bir bütün olarak faydalanılmalı… Ben, sen, o  değil biz düsturu ile yola çıkılmalı….

================000000================

GAYRİMENKUL KARŞILIĞI KREDİ YA DA HİZMET

Yani, teminat toprak olmak, şartı ile para ya da hizmet satışı…. Para satılmasını anladık ama hizmet satışını anlayamıyorum. AFFOLA BİRİ GELE……… Toprak Türkiye’de değer kaybetmeyen tek gelir kaynağı.. Ne dövize benzer ne altına……… Bu işi yapanlar hiçbir zaman kaybetmez… Borcun tarihi bittiğinde üç gün içinde teminat olarak verilen toprak  irad kaydedilir… Kar üstüne kar…. Hizmet alan ise topyekün zarardadır….. Kredi kart satışında da Bankalar sadece komisyon alırlar.. Kartların sahipleri kimlerdir bilinmez….. Türkiye, para cennetidir….. Yabancı sermayenin bizim buralarda çadır kurmasının sebebi budurHertürlü finansal cambazlığa açık bir Pazar……

Bankalar para satar, şahıs para sattığı zaman adı tefeciye çıkar ve ceza alır. Aralarındaki farkı çözemedim…. Biri sözde yasal, biri gayri yasal… Yaptıkları iş aynı… Banker Kastelli vardı bir zamanlar.

Banka gibiydi, Üstüne üstlük kaç yüz kişiyi ev sahibi bile yapmıştı… BANKERRRR!!!!!

=======================000==================

ÇAKIŞAN YAZILAR  BANA  HAZ VERİYOR. YA SİZE!    

28 Şubat 2012 Salı günü “28 ŞUBAT SÖZDE DARBESİ” başlığı ile yazdığım yazımın son paragrafını tekrar takdim ettikten sonra aynı gün aynı konuda Hürriyet Gazetesi köşe yazarı AHMET HAKAN’ın

Yazdığı yazının bir bölümünü de paylaşıyorum… Bana haz veriyor böyle Ulusal yazarlarının  fikirleri ile çakışmak.. Ya size…

28 Şubat 2011 TEL-TEL’in son paragrafı:

“Dün dündür.. Tekerlemesi doğrudur.. Ancak Kenan Evren’i, ne de havacı Genarali içeri tıkmakla ileri gidilmez.. Mühim olan geçmişten ders almaktır..

Her hata olur bir ders

Ne hata biter,ne ders

Bakın bakalım kitabın birinci cildi ile ikinci cildine…”

Gelelim aynı gün  Ahmet Hakan’ın yazısına:

Yazısının başlığı bile benim yazımla çakışmayı orta yere seriyor.

28 ŞUBAT’TAN DERS ALINDI MI?”

Şeklinde başlayan yazısını “28 Şubat’tan ders almak demek-zorbalık yapmaktan vazgeçmek-demektir..

Peki soralım o zaman laik kesim de, muhafazakar kesim de “bu topraklarda bir daha zorbalık egemen  olmasın”anlayışında buluştu mu? Her iki kesim de “güce dayalı siyaset yapma alışkanlığı”nı terk etti mi? İki tarafta birbirini anladı mı? Ne gezer..”dedikten sonra “olup bitene baktıktan sonra söylediğim şu… Ne 28 Şubat’ın zalimleri  ne de 28 Şubat’ın mazlumları 28 Şubat’tan ders aldılar.. Sadece yer değiştirdiler” diyerek  noktalamış……

Bizi izlemeye devam edin….. Bu mesleğin Ulusalı, yereli yok… Aradaki fark sadece maaşlarda …..

============================00===============

BÜYÜTEÇ

Geçen gün de yazdım. Meslektaşlar gazete okumadan mesleklerini icra ediyor olmalılar.

Burhaniye Kaymakamı , Ali  USLANMAZ’ın yeni bir fotoğrafını kullanın…. Aylardır aynı foto

Hem Kaymakama, hem okura, hem mesleğe saygısızlık olmuyor mu?

==================00==================

DÜŞÜNCENİN BİTTİĞİ YER

Polat’ın 7 yıl hapsi istenmiş… Gülme komşuna gelir başına..

================00000=========

ÇÜŞ

İran, en iyi yabancı film Oscar’ını almış…..

Batıya açılan penceresi olur inşallah….

===============00=================

KULAĞINIZDA KÜPE OLSUN

Kalıp, kıyafetle adam, adam olmaz….

ATASÖZÜ

===============00===============

 

HALİL CAN

Edremit Belediyespor Kulüp Başkanı 28 Şubat 2011 günü, Hakimiyet Gazetesi’ne verdiği röportajda; “Bizim hakkımızda yazı yazanlar kadar yüzsüz” değiliz diyor. Üstüme alınmadım. Ben sadece gidişattan mutlu olmadığım için istifa önerisinde bulundum.

“Yüzsüz”lükle itham ettiklerini ismen açıklarsa daha bir etik davranış olur.

Halil Can “Ben sadece Tuncay Kılıç’a hesap veririm” demekle taraftarı ve basın camiasını tanımadığını itiraf etmiş oluyor.

Yazık !..

Yönetime geldiğiniz günden bugüne kadar, Tuncay Kılıç’ın ekonomik desteğini net olarak açıklarsa mutlu olacağım.

Ya “Yüzsüz” olarak itham ettiğini, ettiklerini açık açık dökersin ya da bu köşeye çok konuk olursun.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir